Hayır ve iyiliklerin vücudi olması ve şer ve fenalıkların ise adem olmasını izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Bir hayrın meydana gelip vücut bulması, bütün şartlerın ve sebeplerin bir araya gelmesine bakar. İnsanın hayra olan niyet ve arzusu ise, bu şart ve sebeplerden sadece bir tanesidir.
Mesela, namaz kılmakta yüz tane fiil olduğunu farzedelim. Bu yüz fiili yaratan Cenâb-ı Hak’tır. Bize düşen ise sadece namaz kılmaya niyetlenmek, istemek ve irade etmektir. Çünkü dünyayı döndürüp namaz vaktini getiren, abdest aldığımız suyu yaratan, vücudumuzu namaz kılacak şekilde tanzim eden, namaz kıldığımız mekânı yaratan, okuduğumuz sureleri inzal eden Allah’tır. Kul sadece iradesini namaz kılmakta ya da kılmamakta kullanır. Bu ulvi davete icabet eden bir mümin, Rabbini tazim, tesbih ve zikretmiş olur. Namaz kılmayan kişi ise, Cenâb-ı Hakk’ın bu kutsi davetine icabet etmediğinden o ulvi ibadetin feyiz ve bereketinden mahrum kalmış olur.
İşte, namaz bir iş, bir fiil olmasından, vücudî ve hayırdır; o fiilin icadı kula verilmez. Kul ancak dua ve talep ile onun sevabını alabilir. Ama namaz kılmamak ise, bir fiil, bir iş olmadığından, bir vazifesizlik ve terk etme manasını taşıdığı için ademdir. Yani, yokluk hükmündedir, kula verilir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar