"Her bir zerre, mebde-i hareketinde, lisan-ı hâl ile 'Bismillâhirrahmânirrahîm' der." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Zerre, kâinatın en küçük maddesi ve yapı taşı olan atomdur. Herhangi bir atomun hareketi bütün kâinatın intizam ve ahengi ile alâkadardır. Yani atom hareket ederken, bütün kâinatın sistemini bilir bir ilme, görür bir göze sahip olması gerekiyor. Zira atacağı adım ya da hareket bir plan ve program içinde bütün kâinat ile alâkalıdır.
Ya "Atomun bütün kâinatı bilen bir ilmi ve gören bir gözü ve hükmeden bir kudreti var." diyeceksin ya da "Atom, her şeyin sahibi ve maliki olan Allah’ın bir askeri bir memurudur onun adı ile hareket ediyor", diyeceksin.
O atom Allah’ın bir memuru olması ciheti ile bütün kâinat ile irtibat kurabiliyor.
“Her bir zerre, mebde-i hareketinde, lisan-ı hâl ile 'Bismillâhirrahmânirrahîm' der." cümlesi de bunu ifade etmektedir. Yani zerre besmele ile yani Allah’ın adı ile hareket ediyor, bunun için de her şey itaat edip vazifesini yaptırıyor. Yoksa o şuursuz, cansız ve cahil zerrenin Allah’ın izni ve yardımı olmadan bir adım bile atması mümkün değildir. Bu, diğer bütün sebepler için de geçerlidir.
Birinci Söz'de şöyle bir misal verilmektedir:
"Nasıl ki görsen, bir tek adam geldi, bütün şehir ahalisini cebren bir yere sevk etti ve cebren işlerde çalıştırdı. Yakinen bilirsin; o adam kendi namıyla, kendi kuvvetiyle hareket etmiyor. Belki o, bir askerdir, devlet namına hareket eder, bir padişah kuvvetine istinad eder."
"Öyle de her şey, Cenab-ı Hakk'ın namına hareket eder ki zerrecikler gibi tohumlar, çekirdekler başlarında koca ağaçları taşıyor, dağ gibi yükleri kaldırıyorlar. Demek her bir ağaç, Bismillah der. Hazine-i rahmet meyvelerinden ellerini dolduruyor, bizlere tablacılık ediyor."
(…)
"Evet, her bir nebat ve ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları, 'Bismillah' der; sert taşı ve toprağı deler geçer. Allah namına, Rahman namına der, her şey ona musahhar olur." (Sözler, Birinci Söz)
Her bir zerre sonsuz aciz, zaif ve şuursuz olduğu halde takatinin çok fevkinde, harika işleri yaparken, lisan-ı hâli “Ben Allah’ın namıyla, hesabıyla, ismiyle, izniyle, kuvvetiyle hareket ediyorum” der.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü