"Hizmet-i kudsiyenin kısmen zayi olması" ne demektir? Neden ihlas kaybedilirse, tamamen zayi olur demiyor da kısmen diyor?
Değerli Kardeşimiz;
"Madem ihlâsta mezkûr hassalar gibi çok nurlar var ve çok kuvvetler var. Ve madem bu müthiş zamanda ve dehşetli düşmanlar mukabilinde ve şiddetli tazyikat karşısında ve savletli bid'alar, dalâletler içerisinde bizler gayet az ve zayıf ve fakir ve kuvvetsiz olduğumuz halde, gayet ağır ve büyük ve umumî ve kudsî bir vazife-i imaniye ve hizmet-i Kur'âniye omuzumuza ihsan-ı İlâhî tarafından konulmuş. Elbette, herkesten ziyade, bütün kuvvetimizle ihlâsı kazanmaya mecbur ve mükellefiz. Ve ihlâsın sırrını kendimizde yerleştirmek için gayet derecede muhtacız. Yoksa, hem şimdiye kadar kazandığımız hizmet-i kudsiye kısmen zayi olur, devam etmez; hem şiddetli mes'ul oluruz."(1)
İman hizmetinin iki temel esası vardır. Birisi, hizmetin amel kısmıdır ki, bütün ibadetler bu sınıfa girer.
Diğeri ise, bu hizmetin hayatı ve ruhu mesabesinde olan niyet ve samimiyet kısmıdır. Beden ile ruh ne ise, hizmet ile ihlas da odur. İhlas olmadan hizmet yarım kalıyor. Öyle ise bu hizmetin tamama ermesi her ikisinin eksiksiz olmasını iktiza ediyor.
İhlasın olmayışı hizmeti bütünü ile yok etmiyor ama onun ruhu hükmündeki sevabını ve faziletini kaçırıyor.
İnsan her an aynı haleti muhafaza edemeyebilir. Bir zamanlar halisane hizmet ederken, sonraları riyakârane bir vaziyete düşebilir. Bu ikinci hali eski halis hizmetini iptal edip yok etmiyor.
(1) bk. Lem'alar, Yirmi Birinci Lem'a.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü