İçtimai Reçeteler'de geçen "Elbette dağlarımızı müzeyyen edecek ferdimiz vardır." cümlesi hakkında değerlendirme...

Değerli Kardeşimiz;

İçtima-i Reçeteler bir terkip/toplama eserdir; tıpkı Asay-ı Musa ve Zülfikar mecmuaları gibi. Risale-i Nur Külliyatı'nın muhtelif yerlerinden alınan, aynı konuya işaret eden bir tahşidat yapmak şeklinde de anlayabiliriz. Lakin bazen tahşidat aksi tesir yapıp hakikatlerin çok yönlü ve genişçe anlaşılmasına mani olabilir.

Mesela Kur’an ve hadislerde geçen Allah hakkındaki müteşabih ifadeleri cem ve tahşid etsek, insan zihnini Allah’ı cismanileştirmeye zorlayabilir. Bu sebeple İmam Gazali "Allah hakkında varit olan müteşabih ifadelerin cem ve tahşidi caiz değildir." demiştir. Aynı mana sair eserler içinde geçerlidir.

Mesela Risale-i Nur Külliyatı'nda geçen ne kadar Kürt kelimesi ya da ona dair konular varsa hepsini cem ve tahşid etsek, bazı fitne ve yanlış anlamalara sebebiyet verebilir. Bu sebeple böyle tahşidat ve terkip eserler doğru ve sağlıklı olmaz; meselenin bütünlüğüne zarar verir.

Ayrıca ırkçılık damarı, hakikatleri sağlıklı ve ihatalı düşünmeye bir engeldir. Risale-i Nurlar ve onun eczaları meydandır, kimsenin bir şeyler gizlediği ve sakladığı yoktur. Lakin bazı durumlarda fitne ve fesada meydan vermemek için, Üstad Hazretleri bazı ibarelerin ve risalelerin göz önüne çıkarılmamasını, bizzat kendi tavsiye ve tashih etmiştir.

Irkçı bir bakışla Risale-i Nurlara bakarsak, medar-ı fitne çok hususlarla karşılaşabiliriz. Hatta bazı Türkçüler de Risale-i Nurları "Kürtçü" olmak ile itham ediyor. Demek herkes kendi hastalıklı bakışı ile Risale-i Nurlara bakıyor, o da sağlıklı ve ihatalı bir bakış olmuyor. Öyle ise Risale-i Nur'a bakarken Müslüman gibi bakmalıyız; ancak o zaman ne kadar hakikatli bir rehber olduğunu idrak ederiz. Yoksa hastalıklı ve batıl, ırkçı bir kafa ile bakmakta bir nur bulunmaz.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü