"İ’lem Eyyühe’l-Aziz! Meselâ: Kamer’in ahvaline veya istikbâlin hakikatine dair îtâ-i mâlumat eden adama, bütün mâmelekini ona feda etmeye hazırsın..." Devamıyla izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"İ’lem Eyyühe’l-Aziz! Meselâ: Kamer’in ahvaline veya istikbâlin hakikatine dair îtâ-i mâlumat eden adama, bütün mâmelekini ona feda etmeye hazırsın. Amma daire-i mülkünde bir arı hükmünde bulunan Kamer’in Hâlıkından haber getiren.. ve ezel, ebede, hayat-ı ebediyeye, hakaik-i esasiyeye, azîm mes’elelere dair malûmat îtâ eden.. ve seni mânevî perişaniyetlerden, dalâletlerden kurtarıp kesretten vahdete doğru yol gösteren.. ve hayat-ı ebediyeye îmânla mâü’l-hayatı sana içirtmekle firak ve ayrılmak ateşlerinden kurtaran.. ve Hâlık’ın marziyatını, metâlibini târif eden.. ve Sultan-ı Ezel, Ebed’in muhaberesine tercümanlık yapan Resûl-i Rahmânı dinlemeye ve o Muhbir-i Sâdıka îmân ile teslim olmaya mâni olan nefsin heva ve hevesini terketmiyorsun!.."(1)
Bu ders bir yönüyle Peygamber Efendimiz (asm.)'in ulvî ve kudsî vazifesini maddeler halinde sıralarken, diğer yönüyle de bize görevlerimizi bildirmektedir.
Bu kâinat kimin eseri? İsimleri ve sıfatları neler? Bizi niçin yarattı? Onun bizden razı olması için neler yapmamız gerekiyor?
Ölümün mahiyeti nedir? Ölüm ötesi âlem nasıl bir diyardır?
Kâinatın ve insanın hakikati nedir?
Böyle daha nice hakikatlerden doğru olarak haber vermekle insan aklını “dalâletlerden kurtarıp kesretten vahdete doğru yol gösteren” Allah Resulünü (asm.) dinlemek ve tebliğ ettiği hakikatlere iman etmek ve getirdiği hükümlerle amel etmek, bizim yaratılış gayemiz ve en büyük görevimizdir. Hakikat bu iken, bize Ay’dan haber veren birisine yarı malımızı verirken Peygamberimiz (asm)'in bizlere bildirdiği bu kadar önemli haberlere lakayt kalmak akıl kârı değildir.
(1) bk. Mesnevi-i Nuriye, Onuncu Risale.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü