"Kâinatta görünen şu nev’î kıyametlerde eşya ayniyle iade edilmiyor. Halbuki büyük kıyamette neden ecsam ayniyle iade edilir?" İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Sual: Kâinatta görünen şu nev’î kıyametlerde eşya ayniyle iade edilmiyor. Halbuki büyük kıyamette neden ecsam ayniyle iade edilir?"

"Elcevap: İnsanın bir ferdi, başka mahlûkatın bir nev’i gibidir. Zira insandaki o nur-u fikir, emellerine, ruhuna öyle bir inkişaf, öyle bir inbisat vermiştir ki, bütün zamanları yutsa doymaz. Zira ondaki o yüksek fikir, insanın mahiyetini ulvî, kıymetini umumî, nazarını küllî, kemâlini gayr-ı mahsur, lezzet ve elemini daimî kılmıştır. Başka nevilerin fertleri ise böyle değildir."(1)

Kâinatta görülen kıyametten maksat, bütün canlıların ölmesidir. Bu ölümlerden sonra yerine gelen canlılar ayniyet ile değil, misliyet olarak geliyorlar.

Bir ağacın kökü baharda aynen, yaprakları, çiçekleri ve meyveleri ise mislen yaratılıyor. Mesela, bir ağaçtaki elma bu baharda geldi, vazifesini yaptı ve gitti. Bir sonraki baharda aynı ağaçtan yine elmalar geldi, ama bir önceki baharda gelen elmaların tıpa tıp aynısı değildir. Birbirlerine benziyorlar, yani misliyetleri var, lakin tamamı ile farklıdır. O elma her şeyi ile geri iade edilmiyor. Dünyadaki kıyametler ve haşir neşirler bu kanun üzere cereyan ediyor.

Allah, kâinatta değişmez bir kanunu olarak, ehemmiyetli ve kıymetli şeyleri aynı ile yeniden diriltip iade ediyor. Mesela; buğday türünün ruhu hükmünde olan kanunu aynı ile devam ederken, buğday taneleri misliyet, yani benzer olarak devam ediyor. Her türün ruhu hükmünde olan bir kanunu vardır ki; bunlar ehemmiyetinden dolayı aynı ile devamlıdırlar.

Halbuki büyük kıyametten sonraki haşir ve neşirde, her insan aynı ile iade edilecek. Yani her ölen insan haşir ve neşir meydanında aynı cismi, aynı resmi, aynı bedeni ile tekrar ihya edilecek. Çünkü ceza veya mükâfatı hak eden kişinin mislinin değil, bizzat kendisinin buna muhatap olması icab eder. Bu dünyadaki haşir ve neşirler gibi misliyet ile dirilmeyecekler, demektir.

İnsan şu kâinat ağacının en cami’, en mükemmel ve en kıymettar meyvesi olduğundan, elbette haşir sabahında yeniden dirilecek, hem ruhen, hem de bedenen ebedî olarak yaşayacaktır.

"Elbette, kat'î bir hads ile hükmedilir ki, haşir ve neşr-i ekberde, beşerin her bir ferdi aynıyla, cismiyle, ismiyle, resmiyle iade edilecektir." (Lem’alar, 17. Lem’a)

(1) bk. İşaratü'l-İ'caz, Bakara Suresi, 4. Ayet Tefsiri.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 3.912
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

isahalim
Hz. Üstad, bu soruya cevap olarak; "İnsanın bir ferdi, başka mahlukatın bir nev’i gibidir. ", bu yüzden aynıyla iade edilecektir, diyor. BAŞKA MAHLUKATIN BİR NEVİ GİBİ OLDUĞUMUZU ANLIYORUM, ama bunun aynıyla iade edilmeyle alakası, bağlantısı nedir? Bizim bir ferdimizin, sair mahlukatın nevi hükmünde olma halimiz-durumumuz, neden MİSLİYLE değil de AYNIYLA diriltilmemize gerekçe olsun ki?
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Sorularla Risale
Bu değerlendirme insanın her bir ferdinin eşref-i mahlukat olduğuna bir karine olmasından dolayıdır.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...