"خَتَمَ fiil-i müteaddî olduğu halde عَلٰى ile zikredilmesi, hatmedilen kalbin dünyaya bakan kapısı değil, ancak âhirete nâzır olan kapısı seddedilmiş olduğuna işarettir." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Fiil-i müteaddi: Fiilin tesiri sadece faili ile sınırlı olmayıp, başka bir şeyde ya da kişide görülmesidir.
Meselâ; "Ahmet vurdu" dediğimizde; “Kime vurdu?” şeklinde bir sual sorulur. Çünkü vurmak sadece fiili işleyenle sınırlı olan bir iş değildir. Muhatap, vurmak fiilinin kime olduğunu merak edecektir. Yani vurulan merak edilir. Ama “Ahmet Zeyd’e vurdu” denilirse, muhatapta soru işareti bırakacak ya da merak edeceği bir husus kalmaz. Vuran belli, vurulan belli...
Burada fiilin iki kişiyle alakası vardır; biri vuran, diğeri vurulan olarak. Burada şu sual akla gelebilir; Ahmet dizine vurduysa bu lazım fiil olur mu, çünkü fiilin tesiri sadece Ahmet ile sınırlıdır? Yine müteaddi fiildir, çünkü vurulan şey merak edilir ve “dizine vurdu” demekle bu merak gider.
“Ala” kelimesi bu fiilin tesirini kısaltıp sınırlandırıyor. Yani fiilin tesiri, ahiret ile sınırlandırılıyor. Yoksa mühür kalbe tam vurulsa ve fiilin tesiri her hususta kesilse, insanın bu dünya hayatında kalbini işletememesi gerekirdi. Hâlbuki kalbi mühürlenen kâfirlerin de sevdikleri, aşkları ve kalbî meyilleri vardır. “Ala” ile vurulan mühür, kalbi tamamen yok etmiyor. Bu tip kâfirlerin kalbi sadece ahirete karşı kapatılıyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü