Ruhun nuraniyet kesbetmesi ne demektir?
Değerli Kardeşimiz;
Lafız ile mana, madde ile maneviyat, ruh ile ceset, kesafet ile letafet, nur ile zulmet, bunlar hem birbirinin zıddı hem de birbirinin manasının inceliklerini gösteren aynalar gibidir.
Madde, varlık mertebeleri içinde kayıtlara fazla maruz kalan varlıktır. Bu yüzden, maddi kayıtlara mahkum olan bir şeyle, bu kayıtlardan azade olan şey arasında çok farklar olabiliyor.
Mesela, ruh; latif, nurani ve maddi kayıtlardan azade olduğu için, bir anda milyonlarca işi tedbir edip idare edebiliyor. Bedenin her bir hücresi ve azası ile aynı anda münasebet kurabiliyor.
Yine, latif olan bir ışık ya da röntgen şuaı, zahmetsiz ve engelsiz, cisimden geçer ve onun altına nüfuz eder. Ama katı bir madde ya da cisim, ona çarpar geçemez. Ya kırar, ya dağıtır.
Bu iki zıtlardan biri, kuvvet kazandıkça, diğeri zayıflar. Kuvvet kazanan şeyin kayıt ve vasıfları hâkim olur. Diğeri tamamen kaybolmasa bile, kaybolmuş gibi eserlerini gösteremez.
Madde, kuvvet kazandıkça, mana zayıflar. Ruh inceldikçe, ceset kalınlaşır. Nuraniyet gittikçe, yerine zulmet gelir. Letafet azalınca, yerine kesafet gelir.
Mesela, Hz. Peygamber Efendimiz (asm) de mana, nuraniyet, ruh, letafet, hayat, tamamen hükmettiği için, adeta madde onda kaybolmuş, her bir azası letafet kazanmış, tam nuraniyet kazanmıştır.
Ruhun nuraniyet kesbetmesi, kalbin iman, marifet ve muhabbetle dolması ve bu vadide daima terakki ve tekâmül etmesiyle tahakkuk eder.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü