"Sahabeler, ekseriyet-i mutlaka itibarıyla, kemalat-ı insaniyenin en âlâ derecesindedirler." Buradan istisnalar olduğu mu anlaşılmalı?
Değerli Kardeşimiz;
“... sahabeler, ekseriyet-i mutlaka itibarıyla, kemalat-ı insaniyenin en âlâ derecesindedirler. Çünkü o zamanda, o inkılab-ı azîm-i İslamide, hayır ve hak bütün güzelliğiyle, şer ve batıl bütün çirkinliğiyle görülmüş ve maddeten hissedilmiş.”(1)
Bu cümleden bazı istisnaların anlaşılması makul ve mantıklı. Çünkü özel ve kişisel bazı kemal noktalarda ast makamda olan birisi üst makamda olan birisine üstünlük sağlayabilir. Ama külliyette ya da genel çerçevede ast üste üstünlük kuramaz. Kurabilir denilirse, o zaman ast üst olmanın bir anlamı kalmaz.
Ehl-i sünnet inancına göre herhangi birisinin -buna Mehdi (ra) de dahil- her açıdan sahabeye üstünlük kurması mümkün ve caiz değildir. Ama bazı özellikler açısından sahabeye üstünlük sağlanabilir.
Mesela, İmam-ı Azam bazı konularda ya da bazı kemalatta sahabeyi geçmiş olabilir, ama külliyet noktasında sahabeden üstün değildir. Mesela, bedevi bir sahabe fıkıh noktasında İmam-ı Azam kadar bilgili olamayabilir, ama sevap, fazilet konusunda İmam'dan üstündür. Bu anlamda örnekleri çoğaltabiliriz.
1) bk. Sözler, Yirmi Yedinci Söz'ün Zeyli.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü