Birinci Lem'a
İçerikler
-
Mağrib ve işâ ortasında otuz üçer defa okunması çok faziletli bulunan ayetler hangileridir? Bunları akşam namazını kılmadan okuyabilir miyiz?
-
"Otuz üçer defa okunması çok faziletli bulunan mezkûr kelimat-ı mübareke..." Buradaki faziletler nelerdir?
-
"Kelimat-ı mübarekenin her birinin çok envarından birer nurunu gösterecek altı Lem’adır." Hz. Yunus ve Hz. Eyyüp biliniyor; diğerleri hakkında bilgi verir misiniz?
-
"Yunus ibni Mettâ Alâ Nebiyyinâ ve Aleyhissalâtü Vesselâmın münâcâtı..." Neden sadece Resul-i Ekreme ait bir şiar olan "Aleyhissalâtü Vesselâm" ifadesi, Hazreti Yunus için de kullanılmış?
-
"En azim bir münacattır." gibi ifadelerdeki "en", bilinen manası ile zirveyi mi ifade ediyor? Yoksa "çok büyük, en büyüklerden sayılan" gibi manaları mı ifade ediyor?
-
Hz.Yunus'un münacatı neden "Beni fırtınalı denizden kurtar." şeklinde değil de "Ben kendine zulmedenlerden oldum." şeklindedir?
-
"Gece, deniz ve hut ittifak etmişler. Bu üçünü birden emrine musahhar eden bir zat onu sahil-i selamete çıkarabilir." Sadece balık musahhar olsa yeterdi, ne dersiniz?
-
"Demek esbabın tesiri yok. Müsebbibü'l-Esbap’tan başka bir melce olamadığını aynelyakin gördüğünden, sırr-ı ehadiyet, nur-u tevhid içinde inkişaf ettiği için, şu münacat birden bire geceyi, denizi ve hutu musahhar etmiştir." cümlesini nasıl anlamalıyız?
-
"Şecere-i yaktin" ne demektir?
-
Birinci Lem'a'da, "gecemiz istikbaldir" cümlesinden kasıt nedir? Nitekim "Gündüzün şerri gecenin hayrından evladır." cümlesiyle çelişmiyor mu?
-
"Gecemiz istikbaldir. İstikbalimiz nazar-ı gafletle onun gecesinden yüz derece daha karanlık ve dehşetlidir." ifadelerini açıklar mısınız?
-
Hz. Yunus'un, "Senden başka ilah yoktur. Seni her türlü noksandan tenzih ederim. Gerçekten ben kendine zulmedenlerden oldum." duasını ederken, neyi nasıl tefekkür etmeliyiz?
-
"Müsebbibü'l-Esbab'dan başka bir melce olamadığını aynelyakin gördüğünden" ve "aynelyakin anlamalıyız ki..." ifadelerinde geçen "aynelyakin" ne demektir?
-
"Nefsin zararlarını defedecek yalnız o zat olabilir ki, istikbal taht-ı emrinde, dünya taht-ı hükmünde, nefsimiz taht-ı idaresindedir." İzah eder misiniz?
-
" 'Lailahe illa ente' cümlesiyle istikbalimize, 'Sübhaneke' kelimesiyle dünyamıza, 'İnni küntu minezzalimin' fıkrasıyla nefsimize nazar-ı merhametini celb etmeliyiz." cümlesini açıklar mısınız?
-
"Ta ki, nur-u iman ile ve Kur’ân’ın mehtabıyla istikbalimiz tenevvür etsin ve o gecemizin dehşet ve vahşeti, ünsiyet ve tenezzühe inkılap etsin." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Ademe atılan dünyamız ve zeminimizde..." Dünya yokluğa mı gidiyor?
-
"Dünya ve zeminimiz dahi Kur'an-ı Hakim'in tezgahında yapılan bir sefine-i maneviye hükmüne geçsin hakikat-ı İslamiyet içerisine girsin." cümlesini izah eder misiniz?
-
"O denizin fırtınaları ve zelzeleleri, sinema perdeleri gibi tenezzühün manzaralarını tazelendirmekle, vahşet ve dehşet yerine, nazar-ı ibret ve tefekkürü keyiflendirerek okşayıp ışıklandırsın." cümlesini açıklar mısınız?
-
"Elbette, böyle bir insanın Mabudu, Rabbi, melcei, halaskârı, maksudu öyle bir zat olabilir ki, umum kâinat onun kabza-i tasarrufunda, zerrat ve seyyarat dahi taht-ı emrindedir." cümlesini "kabza-i tasarruf" ile birlikte izah eder misiniz?