On Sekizinci İşaret
İçerikler
-
"Öyle muntazam bir nesir ve mensur bir nazımdır ki, hem ali, hem tatlıdır." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Meselâ, Sûre-i Kehf’te وَثَامِنُهُمْ كَلْبُهُمْ kelimesi altında yapraklar delinse, Sûre-i Fâtır’daki قِطْمِيرٍ kelimesi az bir inhirafla görünecek..." Devamıyla izah eder misiniz?
-
"Kur’ân’ın birbirine bakan iki sahifesinde, birbirine bakan cümleleri kırmızı kalemle yazılan bir Kur’ân’ı ben gördüm." Üstad başka bir tevafuklu Kur'an-ı Kerim'den mi bahsediyor? Üstad'ın gördüğü Kur'an hakkında bilgi verir misiniz?
-
"Tertib-i Kur'an irşad-ı Nebevî ile münteşir ve matbu Kur'anlar da ilham-ı İlahî ile olduğundan; Kur'an-ı Hakîm'in nakşında ve o hattında, bir nevi alâmet-i i'caz işareti var." İzah eder misiniz?
-
"Mısır’ın kaht u galasının sebeb-i ref’i olan İmam-ı Şâfiî’nin meşhur bir münâcâtını çok defa okuyordum." Buradaki "münacat" hangisidir?
-
Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyan "Hadisat-ı maziyeyi ve vakıat-ı kevniyeyi bilmek" konusunda meydan okuyor. Kâfirlerin geçmiş bilgilerinin yanlış olduğu ispat edilmeli, bu nasıl olmuştur?
-
"Kur'ân-ı Hakîmin umum sayfaları ahirinde ayet tamam oluyor. Güzel bir kafiye ile nihayeti hitam buluyor. Bunun sırrı şudur ki: En büyük olan Müdayene ayeti sayfalar için, Sure-i İhlas ve Kevser, satırlar için bir vahid-i kıyasi ittihaz,.." İzah?
-
Tevafuklu Kur'an'dan önceki Kur'anlarda bir sayfa on beş satır; İhlas ve Kevser sûresi birer satır değil miydi? Arap dünyasında da bu şekilde mi? Yoksa kimisinde yirmi satır kiminde on beş gibi mi?
-
Kâfirler, Kur'an-ı Kerim'in bir suresinin benzerini getirebilselerdi savaşmazlardı madem; sahabelerin Müseylime-i Kezzâbı öldürmelerini nasıl anlayabiliriz?
-
"Muaraza-i bilhuruf mümkün olmadı, muharebe-i bissüyufa mecbur oldular." Her kavga, her savaşın altında fikir olarak yenilenlerin; fikir olarak galip gelenlere kılıç kaldırması mı vardır? Ya da her tartışmanın kavgaya dönüşmesi de böyle midir?
-
"Kur'ân'ın bir suresine muaraza kudret-i beşer dahilindedir; fakat Cenâb-ı Hak, mucize-i Ahmediye (a.s.m.) olarak men etmiş." İzah eder misiniz? Bir de Sarfe mezhebine neden "mercuh" denmiş?
-
"İnsanın sözlerinde, Kur’ân’ın kelimeleri gibi kelimeler, belki cümleler, ayetler bulunabilir." cümlesini izah eder misiniz?
-
"İçi halis hidayet; sağı اَفَلاَ يَعْقِلُونَ'lar ile ukulü istintakla 'Sadakte' dedirtiyor." Burada "Akletmez misiniz?" demekle neden "Doğru söyledin." cevabı veriliyor, açar mısınız?
-
"Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın bidayet-i vahiydeki telaşı,.." Buradaki "telaşı" nasıl anlayabiliriz?
-
"Hem Kur’ân’ın içinde öyle bir göz var ki, bütün kâinatı görür, ihata eder ve bir kitabın sahifeleri gibi kâinatı göz önünde tutar, tabakatını ve âlemlerini beyan eder." cümlesini izah eder misiniz?