"Taassup ve safsatasını terk ederek nasın icma ve tevatürünü tasdik ettiği gibi, birden mezhep ve mesleğini tebdil etmeye muztar kalıyor." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Hatta o derece oluyor, bunlardan biri taassup ve safsatasını terk ederek nasın icma ve tevatürünü tasdik ettiği gibi, birden mezhep ve mesleğini tebdil etmeye muztar kalıyor. Hâlbuki, taassup yerinde hak ve safsata yerinde burhan ve tadlil-i gayr yerinde tevfik ve tatbik ve istişare ederse, dünya birleşse, hak olan mezhep ve mesleğini bir parça tebdil edemez." (Muhakemat, Birinci Makale, Sekizinci Mukaddeme)

Bir düşünceye veya bir mezhebe körü körüne inanan bir insan, inandığı o düşünce ya da mezhebin yanlış olduğuna dair bir delil işittiği zaman, mensubu olduğu mezhebi terk edip değiştirmeye mecbur kalır.

Oysa o mezhebi körü körüne taklit etmek yerine hakka tabi olsa, safsata yerine delil ve ispata dayansa, başkalarını dalalet ile suçlamak yerine başkaların bakış açısı ile istişare edip en doğruyu bulmada kendine yardımcı yapsa, o zaman mensubu olduğu hak mezhebi değiştirmek zorunda kalmaz.

İnsan sadece mezhep konusunda değil her konuda delile, hakka, ispata ve istişareye tabi olmalıdır. Böyle yaparsa doğruluk ve hakkaniyetten sapmaz, kolay kolay yanlışın içine düşmez.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 178
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...