"Uluhiyet ve Hallakiyetin Allah'a mahsus ve münhasır olduğuna Allah da şehadet ediyor." cümlesini nasıl anlayabiliriz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Başta İhlas Suresi olmak üzere Kur'ân'ın ekser sureleri tevhidi nazara veriyor. Kâinat kitabı da baştan sona, lisan-ı haliyle, saltanat-ı ulûhiyet ve rububiyeti ilan ediyor. Mesela; Otuzuncu Lem'a da geçen şu tespitlere bakalım:

"BİRİNCİ SİKKE: Ferdiyet cilvesi, kâinat yüzünde öyle bir sikke-i vahdet koymuştur ki, kâinatı tecezzî kabul etmez bir küll hükmüne getirmiştir. Bütün kâinata tasarruf edemeyen bir zat, hiçbir cüz’üne hakikî mâlik olamaz. O sikke de şudur:

"Kâinatın mevcudatı, envâları en muntazam bir fabrika çarkları gibi birbirine muavenet eder, birbirinin vazifesini tekmile çalışır. Öyle bir tesanüd, öyle birbirine muavenet, öyle birbirinin sualine cevap vermek ve birbirinin imdadına koşmak ve birbirine sarılmak, birbiri içine girmek suretiyle öyle bir vahdet-i vücut teşkil ediyorlar ki, bir insanın cesedindeki unsurlar gibi, birbirinden kabil-i tefrik olmaz. Bir unsurun dizginini tutan, umumun dizginlerini tutamazsa, o tek unsurun dizginini zaptedemez."

"İşte, kâinatın simasındaki bu teavün, tesanüd, tecavüb, teanuk, pek parlak bir sikke-i kübrâ-yı vahdettir."(1)

(1) bk. Lem'alar, Otuzuncu Lem'a, Dördüncü Nükte.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 4.974
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...