"Ve kâinat ülkesinin arz memleketinde, Padişah-ı Ezel ve Ebedin gayet dikkat altında bir müfettişi, bir nevi halife-i arzı" İnsanın kâinattaki tasarrufu ne şekildedir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Mahlûkat içerisinde, tasarruf selahiyeti en fazla olan insandır. Allah kâinattaki her şeyi insanın emrine musahhar etmiştir.

Dünyaya misafir olarak gelen ve onun hizmetine verilen hayvanları dilediğinde kesip yiyebiliyor. İnsan ise misafir yiyen misafir gibidir. İnsan; “Mahlûkatın tarz-ı tesbihat ve ibadetlerine müdahale” edebiliyor.

Ormandan ağaç keserek ev yapan bir çiftçi, ağacın tesbihatına son vermiş demektir. Aynı şekilde, bir koyunu kesip yiyen kişi de onun tesbihatına müdahale etmiş olur.

Kâinat sarayında bulunan bütün sakinler ve muhtelif cinsler hepsi insanın hizmetinde ve emrindedir. Bu da insanın kâinatın bir halifesi olduğunu gösteriyor.

Şu var ki, bu müdahale insan için geniş bir selahiyet ve büyük bir şeref olmakla birlikte, hesapsız kalacak da değildir.

İnsan bir gecekonduyu sökerse, onun yerine mükemmel bir apartman oturtacak demektir. Apartmanı söküp gecekondu yapmak yahut hiçbir şey yapmayıp faydasız arsa haline getirmek akıl kârı değildir.

Mahlûkatın tesbihlerine müdahale eden insan, kendisi bu tesbihi onlardan çok daha ileri derecede yapma istidadında olduğu için, bu selahiyete sahip kılınmıştır. Koyunu kesip yiyen insan, koyunun yapamadığı çok ileri seviyede bir tesbih yapacaktır ki, bu müdahale hikmetsiz olmasın. Ve kendisinden bunun hesabı sorulmasın.

İnsan, kâinatta tasarruf ve icraatlarıyla iş görmektedir. İbâdet eden bitki ve hayvanların tesbihatına müdâhale edip onları kesip yemesi bir tasarruf olduğu gibi, yaratılan varlıklar ve kanunlardan yola çıkarak farklı şeyler de ortaya çıkarması da bir müdâhale ve tasarruftur. Otomobilden uçağa, televizyondan bilgisayara kadar ortaya çıkan her şey, insanoğlunun kâinattaki, eşya ve kanunları araştırıp onları kullanmak suretiyle tezâhür etmiştir. Üstad'ın ifâdesiyle;

"İnsan: Kâinat şehrinin zemin mahallesinin bahçesinde ve tarlasında, vâridat ve sarfiyatına ve zer' ve ekilmesine nezârete memur..."

"Ve yüzer fenler ve binler san'atlarla teçhiz edilmiş en gürültülü ve mesuliyetli nâzırı,"

"Ve kâinat ülkesinin arz memleketinde, Padişâh-ı Ezel ve Ebedin gayet dikkat altında bir müfettişi, bir nevi hâlife-i arzıdır."(1)

(1) bk. Şualar, On Birinci Şua, Yedinci Mesele.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 4.282
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...