"Ya bir himmet-i âli veya bir tevağğul-u tam veya müsabakayı müntic olan sual ve cevap gibi bir şevk-i kasri ve haricî lazımdır." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Bunun da ya bir himmet-i âli veya bir tevağğul-u tam veya müsabakayı müntic olan sual ve cevap gibi bir şevk-i kasri ve haricî lazımdır..." (Asar-ı Bediiyye, İki Mekteb-i Musibet.., s.440)
Bir ilim dalında derinleşip o ilimden azami bir şekilde faydalanabilmek için o ilim dalına yüksek bir gayret, tam bir odaklanma ve rekabetçi bir tutumla girişmek gerekiyor. Bu üç motive edici duygu ve faktör olmadan şevk oluşmaz. Şevk oluşmadan da o ilim dalında başarı ve derinleşme mümkün değildir.
"...Veyahud taksim-ül a'mal kaidesine tatbikan her bir talebenin istidadına göre bazı fünun ile tevağğul etmeli. Ta mütehassıs olsun, sathi olmasın. Zira her ilmin bir suret-i hakikiyesi var. Meleke olmadığı vakit, bazı tarafı nakıs olan suretlere benzer." (bk. age., a.y.)
İlim dallarında başarılı olabilmenin en önemli metotlarından birisi de branşlaşma ve bilim dallarına ayrılmasıdır. Ve her talebenin kabiliyetine göre bir ilim dalına yönlendirilmesidir. O zaman talebe bir ilim dalına odaklanır, o ilim dalında fani olur ve o ilmin meleke ve derinliğine erişir.
Her ilim dalına heveslenen bir talebe, her ilmin derinliğine vakıf olamaz. Her ilimde meleke sahibi olamaz ve her ilimde yüzeysel ve sathi kalır. Ve o ilim dallarında yüzeysel kaldığı için, yeni icatlar ve buluşlar gerçekleştiremez. Bu sebeple modern eğitim sisteminde branşlaşma, çok önemli bir kural hâline gelmiştir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü