"En âlâ ve en yüksek tarik olan tarik-i ubudiyet ve mahbubiyetin dört esasından en büyük esası şükürdür." İzah eder misiniz?

Değerli Kardeşimiz;

"Elhasıl, en âlâ ve en yüksek tarik olan tarik-i ubûdiyet ve mahbubiyetin dört esasından en büyük esası şükürdür ki, o dört esas şöyle tabir edilmiş:

Der tarik-i acz-mendî lazım âmed çâr-çiz:
Acz-i mutlak, fakr-ı mutlak, şevk-i mutlak, şükr-ü mutlak, ey aziz." (Mektubat, 28. Mektub, Beşinci Risale)

Aczi ve fakrı esas tutan mesleğimizin en mühim esaslarından birisi de şükürdür. Çünkü şükür, insanın yaratılışının ve yükselişinin en mühim kilometre taşıdır.

Evet, Allah’a ulaşma ve yakınlaşma hususundaki yolların en üstünü, ona kulluk etmek ve onun sevgisine ve rızasına mazhar olmaktır. Ona kulluk etmek ve rızasını kazanmak ise, onun emir ve yasaklarına uymakla mümkün olur. Onun emir ve yasakları ise yüce kitabımız Kur’an’a ve onun en büyük ve sağlam tefsiri olan sünnete uymakla mümkündür.

Kur’an’ın en büyük emri en muazzam ve külli bir şükür içeren ibadet ise namazdır. Evet, kâinatın merkezine hayat, hayatın merkezine rızık, rızkın merkezine şükür, şükrün merkezine de namaz konulmuştur. Şükrü ve namazı eda eden Allah’ın sevgisine ve rızasına mazhar olur.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü