"Gayet kuvvetli bir tezahüratla, vahiylerin hakikati, âlem-i gaybın her tarafında, her zamanda hükmediyor." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Gayet kuvvetli bir tezahüratla, vahiylerin hakikati, âlem-i gaybın her tarafında, her zamanda hükmediyor. Kâinatın ve mahlûkatın şehadetlerinden çok kuvvetli bir şehadet-i vücud ve tevhid, Allâmü'l-Guyûbdan vahiy ve ilham hakikatleriyle geliyor. Kendini ve vücud ve vahdetini, yalnız masnularının şehadetlerine bırakmıyor. Kendisi, kendine lâyık bir kelâm-ı ezelî ile konuşuyor. Her yerde ilim ve kudretiyle hâzır ve nâzırın kelâmı dahi hadsizdir. Ve kelâmının mânâsı Onu bildirdiği gibi, tekellümü dahi Onu sıfatıyla bildiriyor."(1)
Eser müessire, san’at sanatkâra, fiil faile nasıl kuvvetli bir ispat ve işaret ise, kelam da konuşanına en büyük ve en zahir bir delildir. Bir san’atkârı, san’atı ve eseri güzelce tanıtabilir, ama san’atkârın konuşarak kendisini tanıtmasına asla yetişemez. Bu sebeple deliller içinde en kuvvetli delil, san’atkârın konuşarak kendini izhar ve ilan etmesidir.
Nasıl çiçeğin yüzündeki güzellik, Allah’ın sonsuz cemaline bir işaret ve bir levha ise, bütün semavî kitaplar, sahifeler, ilhamlar ve vahiyler de Allah’ın hem Kelam sıfatına hem de varlığına ve birliğine kuvvetli ve sarsılmaz bir işaret ve levhadır. Bu yüzdendir ki Allah, her mahlûku ile makamı nisbetinde konuşuyor ve onları kendine muhatap yapıyor. Bu hem tevhide hem de Allah’ın merhamet ve şefkatine kuvvetli bir karine ve delildir.
İlim ve Kudret sıfatı nasıl her mahlûk üzerinde kendi mâna ve hükmünü izhar ve ilan ediyorsa, Kelam sıfatı dahi aynı şekilde kendi mâna ve hükmünü icra edip izhar ve ilanda bulunuyor. Kuvvetli tezahürat bu manayadır.
(1) bk. Yedinci Şua, Birinci Makamın On Dördüncü ve On Beşinci Mertebesi.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü