"Hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem'a, bir işarette, bir öpmekte batma. Dünyayı yutan büyük letâiflerini onda batırma." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Madem öyledir, hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem'a, bir işarette, bir öpmekte batma. Dünyayı yutan büyük letâiflerini onda batırma. Çünkü çok küçük şeyler var, çok büyükleri bir cihette yutar. Nasıl küçük bir cam parçasında gök, yıldızlarıyla beraber içine girip gark oluyor. Hardal gibi küçük kuvve-i hafızanda, senin sahife-i a'mâlin ekseri ve sahaif-i ömrün ağlebi içine girdiği gibi, çok cüz'î küçük şeyler var, öyle büyük eşyayı bir cihette yutar, istiab eder."(1)
Burada insanda var olan binlerce latife ve duygudan bahsediliyor. Bu duyguların her biri inbisat etmeye müsait oldukları gibi, fıtratı bozan şeylere karşı da gayet hassas ve naziktirler. İnsan, devletleri, coğrafyaları fetheder; pehlivan olup insanları yerlere serer. Ancak vücudu bir mikroba karşı mukavemet edemez, ona mağlup olur.
İnsan hafızası; ciltlerce kitapları içine alıp kaydeden bir kütüphane gibidir. İçkiyle veya uyuşturucuyla o büyük sermayeyi yakıp tüketmektedir.
İşte insandaki her bir duygu ve latife böyledir; bütün bir kâinatı içine alıp yutacak istidada malik olan bu duyguların, bir diğer ciheti nazara veriliyor. Her bir günah, fıtrata atılmış bir mermi ve zehirli bir ok gibidir. Nazik ve hassas olan bu latife ve duyguların, günahlara karşı tahammülü yoktur. İşte bu sebepten Üstadımız, nazarları buraya çevirerek, ikazda bulunuyor.
"Her bir günah kalbe bırakılan bir kara leke gibidir..." (Tirmizî, Tefsir, Mutaffifin)
Eğer o günah tövbe ve istiğfarla temizlenmezse, zamanla büyüyüp insanı yutar ve felakete atar.
Burada geçen; bir kelime, bir lokma, bir dane, bir öpmek ifadeleri birer semboldur; fıtratımızı tahrip eden günah ordusunu sembolize etmektedir.
Mesela, meşru olmayan lokmayı helal diyerek yiyen insan kalbini batırmış olur. Veya masum bir insanı acımasızca öldüren bir cani şefkat duygusunu batırmış ve öldürmüş demektir.
İnsan yaratılış itibarı ile temiz bir fıtrat üzeredir. Fakat zamanla, küçük günahlarla bu duygular kirlenmeye, körelmeye başlar ve safiyetini kaybeder. Bu küçük günahlar tövbe ve istiğfarla temizlenmezse, daha sonra büyük günahlara kapı açar, insanın duygularını hasta eder ve zamanla da temiz duygulardan eser kalmaz. Yani temiz duygular batar demektir.
Hulasa şerler ve günahlar görünüşte küçük ve basit fiiler gibi görünseler de neticesi itibarı ile çok büyük tahribata ve yıkımlara sebebiyet veriyorlar.
(1) bk. Lem'alar, On Yedinci Lem'a, On Dördüncü Nota.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Allah razı olsun peki buradaki bir LEMA dan kasıt nedir? Işığın (mecazi anlam) ne gibi bir zararı olabilir ki? Buradaki LEMA manasını anlayamadım açıklar mısınız
“Lema” burada azıcık bir şey anlamında kullanılıyor bir dane, bir lokma, bir kelime de benzer anlamda kullanılıyor. Yani sana verilen o muazzam duygu ve cihazları dünyanın adi, basit ve önemsiz şeylerinde kullanıp heba etme onların yüzünü ahireti kazandıracak yüce ve yüksek gayelere çevir.
Lema felsefenin azıcık ışığını temsil ederken güneş ışığı ise vahyi temsil eder. İnsan felsefenin azıcık ışığına meftun olup vahye yüz çevirirse azıcık bir şey içinde batmış olur. Lema burada akıl ve nefsin dünyadan dünyalık adına aldığı cüzi aydınlanma ve menfaatleri temsil ediyor. Oysa akıl, kalp ve ruh gibi cihazlar ebedi saadeti kazanmak için insana verilmiş cüzi bir lema için değil.
Hocam soruyu eksik cevaplamışsınız yalnız, burdaki lokma, dane, bakma ve öpmeyi herkes anlıyor zaten haramlar,
ama 2 tane ifade var ki muallakta bırakmışsınız bir lem'a ve bir işarette diyor,
bunlar anlam olarak hakikatı temsil ediyor, yani nsan bir hakikat bulduğunu sanıp o hakikatta da batabilir, en meşhur örnek, Edip Yükselin 19 mucizesi diye bir hakikatı bulduğunu düşünüp, sonunda dinden çıkması,
mesela güncel insanlar bir hakikat bulduklarını sanıp, binlerce insana, çocuğa zulüm ediyorlar