"Hazret-i Cebrail gibi, insanlarla görüşen umum melaike..." Hz. Cebrail peygamberler haricindeki insanlarla görüşür mü, evet ise bu görüşme aynı mıdır?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Melekler bu âlemleri izn-i İlâhî ile görebilirler ve girerler. Ve Hazret-i Cebrail gibi, insanlarla görüşen umum melâike-i mukarrebîn, mezkûr âlemlerin vücutlarını ve onlar, onlarda gezdiklerini müttefikan haber veriyorlar." (Şualar, Dokuzuncu Şuâ)

Bir rivayette yüz yirmi dört bin başka bir rivayette de iki yüz yirmi dört bin peygamberin geldiği ifade ediliyor. Peygamberler de insan olduğuna göre Cebrail (as)’ın bu peygamberler ile görüşmesi ve konuşması da bir düzen ve teamül dahilinde olduğuna göre, bu cümledeki “insanlar ile görüşen” cümlesi nebi ve peygambere bir atıftır. Yoksa Cebrail (as) her insan ile görüşür ve konuşur anlamına gelmiyor.

Ayrıca kelamcılar başta olmak üzere birçok İslam bilgini, Cebrâil’in Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrâhim’le (bk. İbnü’l-Cevzî, Zadü'l-Mesir, IV, 127) Hz. Meryem’e normal insan şeklinde, pek çok hadiste de (bk. Reşîd Rızâ, Tefsirü'l-Menar, IX, 163) Cebrâil (a.s.) bazen de insan kılığına girerek Rasülullah (asm)'a vahiy getirirdi. Bu durumda çoğu kez yakışıklı ve genç bir sahabî olan Dıhye el-Kelbî (ra)'nin sûretinde görünürdü. (bk. Tecrid-i Sarîh Tercümesi, IX, 35).

Hz. Peygamber (asm)’e ashaptan Dihye el-Kelbi veya tanınmayan güzel bir “Arâbî” suretinde görünmesini (temessül) dikkate alarak onun çeşitli şekillere girebilen ve peygamberler dışındaki insanlarca da görülebilecek duruma gelebilen bir melek olduğunu kabul etmişlerdir.

Cebrail (a.s) vahiy meleği olduğu için nebi olmayan insanlarla görüşmesi söz konusu değildir. Ama normal insanların onun insan suretine temessül etmiş hâlini görmesi mümkündür ve vakidir. Sahabeler Cebrail (as)’ı Dıhye suretinde ya da insan suretinde müteaddit defa görmüşlerdir.

Cebrail (as)’ın dışında meleklerle görüşen evliyaların da varlığını biliyoruz.

"Hem hiç mümkün müdür, hiç makul müdür, hiç kabil midir ki, hayat-ı içtimaiye-i beşeriye semasının güneşleri, yıldızları, ayları hükmünde olan enbiya ve evliya, tevatür suretiyle ve icmâ-ı manevi kuvvetiyle ihbar ettikleri ve şehadet ettikleri melâike ve ruhaniyatın vücutları ve müşahedeleri bir şüphe kabul etsin, bir şekke medar olsun?" (Sözler, Yirmi Dokuzuncu Söz, Birinci Maksat)

Üstad Hazretlerinin yukarıdaki ifadelerinden, insanların kâmillerinin melekler ile irtibat edip konuşabildiklerini anlıyoruz. Hem çok veli zatlar, melaikeler ile görüştüğünü ve gördüğünü naklediyor.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 629
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...