"Hiçbir mekânda olmadığı gibi her mekânda hazırdır." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Bu işleri yapan hem vâhiddir, birdir; her şeyde sikkesi var.
Hem de hiçbir mekânda olmadığı gibi her mekânda hazırdır.
Hem, güneş gibi, her şey ondan uzak, o ise her şeye yakındır." (Yedinci Şua, İkinci Bab, Dördüncü Hakikat)
Allah isim ve sıfatları ile her yerde hazır ve nazırdır, ama zatı itibariyle mekân ve zamandan münezzeh ve mukaddestir.
Mesela, Allah ilmi ile kâinatın her yerinde ve her şeye tecelli eder, ama Zat-ı Akdesi olarak her yerden her şeyden münezzeh ve mukaddestir.
Nasıl Güneş ısı ve ışığı ile bütün şeffaf ve parlak şeyler üzerinde tecelli ettiği hâlde -yani ısı ve ışığı ile onların yanında hazır ve nazır bulunduğu halde- zatı itibariyle onlardan milyonlarca kilometre uzakta ise aynı şekilde Allah sıfatları ile kâinatın her yerinde her noktasında iken zatı itibariyle hiçbir mekânda değildir; onlardan münezzeh ve mukaddestir.
Allah ilim, irade, kudreti ile bana şah damarımdan daha yakın daha içindedir. Ama Allah zatı itibariyle benim içimde değildir. Zira ezeli ve ebedi olan bir zatın, benim gibi fani sınırlı ve küçük bir cismin içinde olması ve oraya yerleşmesi asla mümkün değildir.
Allah ezeli ve ebedi olduğu için sonradan var ettiği, sınırlı ve fani olan zaman ve mekanın içine sığdırmaya çalışmak doğru bir yaklaşım olamaz. Aynı şekilde onların cinsinden olması onların içinde Zatı itibari ile bulunmasını hayaletmek imkansız bir şeydir. Ama sıfatları ile tecelli şeklinde kainatın içinde bulunmaktadır. Sıfatları ile eşyada bulunması da mecburidir, bulunmasa kâinatı kim idare edecek kim yaratacak.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Allah her yerde; ama hiçbir yerde! (Video: Dr. B. SABAZ)
- "Mekândan münezzehiyetiyle her yerde hazır bulunması" ne demektir?
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar