"İfrat veya tefrit, delillere karşı bir isyandır." Ne demektir?
Değerli Kardeşimiz;
İfrat; haddinden geçmek, pek ileri gitmek manalarına geliyor.
Tefrit; vasatın çok altında kalmak, geride kalmak, normalden aşağı olmak gibi manalara geliyor. İfratın zıddıdır.
Her şeyin aşırısı zararlıdır. Güzel olan orta yoldur. İnsan orta yolu hem hazmedebilir hem de takat getirebilir. Ama ifrat ve tefrit insanın kaldıracağı bir yük değildir. İfrat ve tefritin çok şubeleri vardır.
Meselâ; bir adama takatinden ziyade iş vermek ifrat, işsiz ve atıl bırakmak ise tefrittir. Vasat olanı ise, ona kaldıracağı ve yapabileceği bir iş verip, hem aşırı yükten hem de tembellikten muhafaza etmektir.
Vasat, yani ifrat ve tefrite gitmemek, kâinatla uyum ve ahenk kurmak demektir. Zira kâinatta her şey bir nizam ve ahenk üzerine yaratılmıştır. İnsan bu ahenk ve nizama ancak vasat yolla uyum sağlayabilir. Bunun dışına çıkmak, yani ifrat ve tefrite gitmek uyumsuzluk ve dengesizliktir ki, bu da bir çeşit isyan ve zulümdür.
Kâinattaki herbir şey Allah’ın varlığına ve birliğine işaret edecek şekilde tedbir ve terbiye edilmiştir. İnsana da tedbir ve terbiyeyi okuyup anlayacak bir akıl ve kalp takılmıştır. İnsanın fıtratındaki bu hususiyete dikkatle bakılırsa, onun o delilleri okumak ve anlamak için yaratıldığı ve vazifelendirildiği anlaşılır. Şayet insan bu delilleri görmezden gelir, okumaz ve lakayd kalırsa tefrit etmiş olur. Eğer o delilleri başka maksat ve düşünceler için su-i tevil ederse, o zaman da ifrat etmiş olur. Materyalist felsefenin fen ilimlerini inkâra medar ve kaynak yapması, ifrata bir misaldir. Esasında deliller karşısındaki ifrat ve tefrit fıtrî ve aklî bir isyandır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü