"Muhyiddin-i Arabî gibi zatlar ki, istediği vakit ervah ile görüşen bir kısım ehl-i velayet misillü,.." Muhyiddin-i Arabî gibi zevatın ruhlarla irtibatı hakkında bilgi verir misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Fakat işaret olunan celb-i ervâh-ı tayyibe ise, medenîlerin yaptığı gibi hezeliyat suretinde bazı oyuncaklara o pek ciddî ve ciddî bir âlemde olan ruhlara hürmetsizlik edip, kendi yerine ve oyuncaklara celb etmek değil, belki ciddî olarak ve ciddî bir maksat için, Muhyiddin-i Arabî gibi zatlar ki, istediği vakit ervah ile görüşen bir kısım ehl-i velâyet misillü onlara müncelip olup münasebet peyda etmek ve onların yerine gidip âlemlerine bir derece takarrüb etmekle ruhaniyetlerinden mânevî istifade etmektir ki, âyetler ona işaret eder ve işaret içinde bir teşviki ihsas ediyorlar ve bu nevi san’at ve fünun-u hafiyenin en ileri hududunu çiziyor ve en güzel suretini gösteriyorlar." (Sözler, Yirminci söz, İkinci Makam, Mukaddime)
Muhyiddin-i Arabî gibi zatlar, berzah âlemine göçmüş ruhlarla, hatta peygamberlerle görüşebildikleri gibi, cin taifesiyle de görüşebilir ve o cinnîleri emirlerinde çalıştırabilirler. Böyle bir tasarruf yetkisini bu asırda iman ehli herkesten beklemek yanlış olur. Müstesna zatlar bu asırda da bulunabilir, berzah âlemiyle ve cin taifesiyle ancak onlar temas kurabilirler.
Mümtaz şahsiyetler istisna edilirse, bu asırda, ruhlarla temas kurmak pek mümkün görülmediğinden, bu konuya fazla ehemmiyet vermeyip, takva yolunda ilerlemeye çalışmak gerekir.
Hazret-i Geylani’nin mübarek ruhu ile irtibat kurmanın yolu ise, manen terakki edip nuraniyet kazanarak, onun makamını ziyaret etmek ile olur. Yoksa adi bir masaya oturup, onu masaya davet etmeye teşebbüs etmek edepsizliktir.
Celaleddin-i Suyutî Hazretleri uyanık halde iken Peygamber Efendimiz (asm) ile çoğu kere görüşmüş(1), onunla manevi âlemde hadislerin senedini tahkik etmiştir. Hakiki celb-i ervah budur.
(1) bk. Sözler, Yirmi Yedinci Söz'ün Zeyli.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
celaleddini suyuti hazretleri peygamber efendimizle yapmış olduğu hadislerin sened tahkikini kendisi bizzat kitabında anlatmış mıdır ?
İmam Suyutinin naklettiği her hadis böyle bir yolla tahkiki yapılmamış ise de, tartışmalı bazı hadisleri tahkik ve tasdik ettirdiği bir vakıadır. İmam-ı Buhari de de aynı durum söz konusudur. el-CÂMİU's-SAHÎH eserinde böyle bir durum söz konusudur. Bu konu ile ilgili haturalarını şöyle nakleder:
İmâm-ı Buhârî bu ilmî üstünlüğü ile çok kıymetli eserler yazdı. Bunlardan bâzıları şöyledir: 1) Câmi-us-Sahîh: En büyük ve en meşhur eseridir. Sahîh-i Buhârî ismiyle tanındı. Hadîs-i şerîfleri toplayan en kıymetli kitabıdır. İmâm-ı Buhârî hazretleri bu eserine Sahîh denilmesinin sebebini şöyle anlatır: "Rüyâda Peygamber efendimizi gördüm. Karşılarında oturuyordum ve elimde bulunan yelpazeyi sallayıp, mübârek vücûdunu serinletiyor, mübârek yüzüne yaklaşmak istiyen sinekleri uzaklaştırıyordum. Büyük zâtlar bu rüyâmı; "Sen, Peygamberimiz aleyhisselâmın hadîs-i şerîflerini, O'nun sözü imiş gibi uydurulan yalanlardan ayırırsın." şeklinde açıkladılar. Bundan sonra, çok uğraşarak, sahîh hadîsleri topladım ve bu şekilde meydana gelen eserin ismi Sahîh oldu."
Kendi yerine ve oyuncaklara celb etmek ne demek? Bu ciddi âlemdeki ruhlara nasıl hürmetsizlik oluyor?
Ruh çağırma seanslarında masalar kurulur bir takım gereçler kullanılır ve ruhlar bu yolla çağrılır.
Mesela ruh çağırma tahtası ruh çağırma amacıyla kullanılan ve düzleştirilmiş kemik ya da tahtadan bir düzenek. Nadir de olsa mermerden de yapılır. Pek çok kültürde rastlanılır. Böyle ucuz ve kalitesiz insanların kalitesiz ruh çağırma tahtlarına Abdulkadir Geylani Hazretleri gibi yüce bir ruhun çağrılması edepsizliktir.
Abdulkadir Geylani Hazretlerinin ruhaniyeti ile görüşmek ancak nefsin ıslah edilip manen terakki ve tekemmül edilerek o yüce makamlara yükselmek ile olabilir.
“Muhyiddin-i Arabî gibi zatlar ki, istediği vakit ervah ile görüşen bir kısım ehl-i velâyet misillü onlara müncelip olup münasebet peyda etmek ve onların yerine gidip âlemlerine bir derece takarrüb etmekle ruhaniyetlerinden mânevî istifade etmektir.. " Yüksek ve yüce ruhlar ile iletişim bu şekilde olabilir yoksa adi adamların adi bir yolla yüce ruhları kendi tahtalarına çağırması ve onlarla görüşmesi mümkün değildir.
Kendi yeri, ruh çağırma seansındaki konumu, oyuncaklara celb ise ruh çağırma seansı esnasında kurulan masa ve düzenek o zaman.
Allah razı olsun
"Ruh çağırma seanslarında masalar kurulur bir takım gereçler kullanılır ve ruhlar bu yolla çağrılır.
Mesela ruh çağırma tahtası ruh çağırma amacıyla kullanılan ve düzleştirilmiş kemik ya da tahtadan bir düzenek. Nadir de olsa mermerden de yapılır. Pek çok kültürde rastlanılır. Böyle ucuz ve kalitesiz insanların kalitesiz ruh çağırma tahtlarına Abdulkadir Geylani Hazretleri gibi yüce bir ruhun çağrılması edepsizliktir."
Merak edip youtubedan biraz ruh çağırma videolarına bakayım dedim. İnanın görüntülerden dehşet aldım, yüz ifadeleri korkunç. Sesini açmaya ürperdim, ardından kapattım. Herhalde şeytanın oyuncağı olmak böyle bir şey.
İnsanların dinden korkmalarının bir sebebi de, ruh çağırma, cin gibi hadiselerden korkmaları bence. Hatta bunun üzerine saçma sapan korku dini filmleri dahi var.