Birinci Makale, Sekizinci Mesele
İçerikler
-
"Hem de onları hayrette bırakan tevehhümleridir ki, imkân-ı zâtî, yakîn-i ilmîye münafidir. O halde yakîniye olan ulûm-u âdiyede tereddüt ettiklerinden, lâ edrîlere yaklaşıyor..." İzahı nasıldır?
-
"Mantıkta mukarrerdir, mahsûsattaki vehmiyat bedihiyattandır." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Halbuki, imkân-ı aklî ise, vacip ve mümteni olmayan bir maddede, vücut ve ademe bir delil-i kat'îye dest-res olmayan bir emirde tereddüt etmektir. Eğer delilden neş'et etmişse makbuldür; yoksa muteber değildir." Açıklar mısınız?
-
"Akıl her bir şeyi tartamaz; fakat böyle maddiyatı ve en küçük hâdimi olan basarın kabzasından kurtulmayan bir emri tartar. Faraza tartmaz ise, biz de o meselede çocuk gibi mükellef değiliz.'' Örnek olarak neler verilebilir?
-
"Nazarı tams eden ve belâğatı setreden, zahire olan kasr-ı nazardır. Demek, ne kadar akılda hakikat mümkün ise, mecaza tecavüz etmezler. Mecaza gidilse de meâli tutulur..." İzah eder misiniz?
-
“Muarrefi münekker eden biri de hareke gibi bir arazı, zâtiye ve eyniyeye hasrettiklerinden, ‘gayr-ı men hüve leh’ olan vasf-ı cârîyi inkâr etmek lâzım geldiğinden...” cümlenin izahı nasıldır?
-
"Birinci âyette olan istiâre-i bedia o derece hararetlidir ki, buz gibi olan cümudu eritir. Ve bulut gibi zahir perdesini berk gibi yırtar." İzah eder misiniz?
-
"O musahhar sâbihalar ise, o bahr-i muhit-i havâîde seyir ve cereyan etmekle, mahşere tesadüf etmiş dağları andırırlar." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Fakat o cereyan a’razî ve tebeî ve tefhim için mürâat ve ihtiram olunan nazar-ı hissî iledir. Fakat hakikî iki cereyanı vardır." ifadesini açar mısınız, “iki cereyan”dan maksat nedir?
-
"Şems müstakarrında, mihveri üzerinde müteharrik olduğundan, o erimiş altın gibi eczaları dahi cereyan ediyor. Bu hareke-i hakikiye evvelki hareke-i mecaziyenin danesidir,.." İzah eder misiniz?
-
"Kudret-i İlâhiye her şeyi hayy ve müteharrik kılmıştır ve sükûn-u mutlakla hiçbir şeyi mahkûm etmemiştir." İzah eder misiniz, taş ve camid şeyler hayattar mı?
-
"Evet, cereyan hakikî ve zâtî olduğu gibi a’razî ve hissî de olabilir." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Bu tasviratla beraber, hiss-i zahire istinaden, zahir, mutaassıbane bir cümud-u bâridi göstermek, nasıl ki belâgatin hararet ve letafetine münafidir. Öyle de delil-i Sâni olan nizam-ı âlemin esası olan hikmetullahın şahidi olan istihsan-ı aklîye.." İzah?
-
"Acaba istikrâ-i tâmmın mecaza karine olmasından ne mani tasavvur olunur ve neden câiz olmasın?" cümlesini izah eder misiniz?
-
“Melâike-i kiram maddeden mücerreddirler; red yolunda tasrih ediyor ki, Melâike-i kiram, anasırdan mahlûk ecsam-ı nurâniyedirler...” Burayı devamıyla birlikte açıklar mısınız?
-
"Aferin hürriyetperver olan hikmet-i cedidenin himmetine ki, o müstebid hikmet-i Yunaniyeyi dört duvarıyla zîr-ü zeber etmiştir." İzah eder misiniz, “duvar”dan maksat nedir?
-
"Evet, nazlanan ve istiğna gösteren nazeninlerin mehirleri dikkattir. Ve menzilleri dahi kalbin süveydasıdır." Burayı izah eder misiniz?