Dokuzuncu Söz'de, anlatılan namazın manalarını, namazın içinde iken mi düşünmek gerekir; bu durumda huşu nasıl sağlanır?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Namazın en büyük erkânı; huşû ve huzurdur. Yani namazda iken, Allah’ın huzurunda olduğunun farkında olunma halidir. Diğer rükünler rükû ve secde gibi, bunlar bu mânaya yardım eden vasıtalar gibidir.

Bu konuda Üstadımızın şu ifadelerini nakletmek yeterli olacaktır:

“Teşehhüd ve Fatiha kelimelerinin geniş ve yüksek manaları kasdî değil, belki dolayısıyla meşguliyet ve huzura bir nevi gaflet veren tafsilâtı değil, belki mücmel ve kısa manaları gafleti dağıtır, ubudiyeti ve münacatı parlatır görüyorum. Namazın ve Fatiha ve teşehhüdün pek yüksek kıymetlerini tam gösterir. İkinci Kısmın âhirinde "kasden meşgul olmamak"tan murad ise: O manaların tafsilâtıyla bizzât iştigal, bazan namazı unutturur, huzura belki dokunur. Yoksa dolayısıyla ve muhtasar bir tarzda büyük faidelerini hissediyorum.”(1)

(1) bk. Şualar, On Beşinci Şua, Fatiha-i Şerife'nin Bir Muhtasar Hülasası, Haşiye.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

fakirullah

9.sözdeki tarife göre namazın manası tesbih, tazim, şükürdür. Yani Cenabı Hakk'ın Celal, Cemal ve Kemaline ruhun, kalbin mukabelesidir. Celal, cemal ve kemalin ayinesi de iki vakit arasında müşahede ettiğimiz tasarrufat-ı İlahiye'dir. Namazdaki ilk tekbirden evvel cüz'i bir kast ile bu tasarrufat ve iki vakit arasında mazhar olduğumuz Rabbimizin nihayetsiz nimetleri akla getirilirse, kalp hemen bu ihsanı yapan Zat'a karşı tesbih, tazim etme hissine girer. Allahu Ekber deyip sebepler aleminden sıyrılır, ihsan sahibine döner, O'nu tavsif etmeye başlar. Namazdaki ef'al ve kelamlar ile Rabbine olan şükrünü, Rabbinin tasarrufunun kusursuzluğunu, bütün mahlukata yapılan ikramların genişliğini ilan etmek ister. Elhasıl cüz'i bir tefekkürle akıl kapı açınca kalben de huşu ile 9.sözdeki manalar fıtri bir surette insana gelir, insan 9.sözün satırlarında gezer gibi huşu ile namazını kılar.

9.sözdeki manalar namaz esnasında fıtri olarak insana gelmiyorsa, insan hissesine kanaat edip, 9.sözü daha mütefekkirane ve hissederek, her vakitteki kendisine verilen nimetleri iyice düşünerek, o manalara kalbini yakınlaştırmaya çalışmalıdır. Yoksa namazdaki fıtri halini bölüp 9.sözü düşünmeye çabalamak huşuyu bozar. Namaz fıtratın Rabbisine mukabelesidir, eğer celal cemal ve kemale karşı mukabele edemiyorsak iman ilmini daha ciddi tefekkürle gafletimizi izale etmeliyiz.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...