"Hayat, Zât-ı Bâki-i Hayy-ı Kayyûma baktıkça" Bu bizim irademizle mi olacak?

Değerli Kardeşimiz;

Hayatın Allah’a bakması ve onu göstermesi iki cihetle olur:

Birisi, insan istemese de şuuru olmasa da hayat, Allah’a bakar ve O’nu bütün isim ve sıfatları ile bize tanıtır. Kâfirin hayatında da Allah’ın varlığına ve birliğine işaret eden sayısız deliller mevcuttur. Kâfir bunu küfür perdesi yüzünden okuyamasa da hayat fıtrat ve hal dili ile bu delilleri ve işaretleri izhar ve ilan ediyor.

Saatin, vakti bildirmesi gibi, kâfir de şuursuz bir şekilde üzerindeki hayat nakışları ile san’atkârı olan Allah’ı bildirip ilan ediyor. Allah’a inanmayan kâfir de, saatin insanlık âlemine yaptığı hizmete benzer. Saat insanlara vakti bildirme hizmetine karşılık ahirette manevî bir mükâfat görmeyeceği gibi, bu adam da göremez. Sadece dünyada edindiği maddî menfaat ile baş başa kalır.

İkinci cihet ise, hayatın bu fıtrî şahitliğine, insanın şuur-u iman ile mukabele etmesidir. Yani insan, iradesi ile imanın nuru ve hidayetin ışığı ile hayatın üstündeki o ince ve latif nakışları okuyup, Allah’a bakan cihetini şuurlu bir şekilde görmesidir. Bu cihetin mukaddemesi insanın iradesine bakar. İnsan istemedikçe ve iradesini o cihette sarf etmedikçe bu şuur tahakkuk etmez.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü