İkinci Maksat, Dördüncü Esas, Üçüncü Mesele
İçerikler
-
"Ölecek âlemin dirilmesi mümkündür. Kudrette noksan yoktur. Muktazi ise gayet kuvvetlidir. Mesele ise mümkinattandır..." Devamıyla izah eder misiniz?
-
"Hayır şer, güzel çirkin, nef’ zarar, kemal noksan, ziya zulmet, hidayet dalalet, nur nâr, iman küfür, taat isyan, havf muhabbet gibi asarlarıyla, meyveleriyle şu kâinatta ezdad birbiriyle çarpışıyor..." Tezat kanunlarının hikmeti ve hakikati ne olabilir?
-
"Havf-muhabbet gibi asarlarıyla, meyveleriyle, şu kâinatta ezdat birbiriyle çarpışıyor." Buradaki "havf" ve "muhabbet" zıtlığını açıklar mısınız?
-
"Elbette o iki unsurun birbirine zıt olan dalları ve neticeleri, ebede gidecek; temerküz edip birbirinden ayrılacak. O vakit, cennet-cehennem suretinde tezahür edecektir." Cennet ve cehennemin ayrı meyveler suretindeki tezahürünü izah eder misiniz?
-
"Madem âlem-i beka, şu âlem-i fenâdan yapılacaktır. Elbette, anasır-ı esasiyesi bekaya ve ebede gidecektir." İzah eder misiniz? Bu cümlelerden âlem-i beka daha yaratılmamış gibi bir mana çıkmıyor mu?
-
"Evet, cennet-cehennem, şecere-i hilkatten ebed tarafına uzanıp eğilerek giden dalının iki meyvesidir ve şu silsile-i kâinatın iki neticesidir ve şu seyl-i şuunatın iki mahzenidir." İzah eder misiniz?
-
"Dünyayı, tecrübeye mahal ve imtihana meydan ve esma-i hüsnasına ayna ve kalem-i kader ve kudretine sahife olmak için yaratmış." İzah eder misiniz?
-
"Ve tecrübe ve imtihan ise, neşvünemaya sebeptir. O neşvünema ise, istidatların inkişafına sebeptir. O inkişaf ise, kabiliyetlerin tezahürüne sebeptir..." Hakaik-i nisbiye ne demektir? Kabiliyetler olmadan hakaik-i nisbiye zuhura gelmez mi?
-
"Hakaik-i nisbiyenin zuhuru ise, Sani-i Zülcelalin esma-i hüsnasının nukuş-u tecelliyatını göstermesine ve kâinatı mektubat-ı Samedaniye suretine çevirmesine sebeptir." İzah eder misiniz?
-
"Sırr-ı imtihan ve sırr-ı teklif iledir ki, ervah-ı âliyenin elmas gibi cevherleri, ervah-ı safilenin kömür gibi maddelerinden tasaffi eder, ayrılır." İzah eder misiniz, nihai gaye bu mudur?
-
"Daha bilmediğimiz çok ince, âlî hikmetler için, âlemi bu surette irade ettiğinden şu âlemin tegayyür ve tahavvülünü dahi o hikmetler için irade etti..." Buradaki "ince sırlar ve âli hikmetler" hususunda neler söylenebilir?
-
"Vakta ki meclis-i imtihan kapandı. Tecrübe vakti bitti. esma-i hüsna hükmünü icra etti. Kalem-i kader, mektubatını tamamıyla yazdı. Kudret, nukuş-u sanatını tekmil etti. Mevcudat, vezaifini ifa etti. Mahlukat, hizmetlerini bitirdi." İzah eder misiniz?
-
"Her şey manasını ifade etti. Dünya, ahiret fidanlarını yetiştirdi. Zemin, Sâni-i Kadîrin bütün mu’cizat-ı kudretini, umum havarık-ı sanatını teşhir edip gösterdi. Şu âlem-i fenâ, sermedi manzaraları teşkil eden levhaları zaman şeridine taktı." İzah?
-
"O imtihan neticelerini, o tecrübenin neticelerini, o esma-i hüsnanın tecellilerinin hakikatlerini, o kalem-i kader mektubatının hakaikini, ..." Bu kısmı açar mısınız?
-
"O nümune-misal nukuş-u san’atının asıllarını, o vezaif-i mevcudatın faidelerini, gayelerini, o hidemat-ı mahlukatın ücretlerini ve o kelimat-ı kitab-ı kâinatın ifade ettikleri manaların hakikatlerini..." Bu kısmı açar mısınız?
-
"Bir mahkeme-i kübrâ açmasını ve dünyadan alınmış misali manzaraların göstermesini ve esbab-ı zahiriyenin perdesini yırtmasını ve her şey doğrudan doğruya Hâlık-ı Zülcelâline teslim etmesi gibi hakikatleri iktiza etti." İzah eder misiniz?
-
"Ve o mezkûr hakikatleri iktiza ettiği için, kâinatı dağdağa-i tağayyür ve fenâdan, tahavvül ve zevalden kurtarmak ve ebedîleştirmek..." Devamındaki ayetlerle izah eder misiniz?
-
"Hakîm-i Ezelî, şu iki hanenin sekenelerine, kudret-i kâmilesiyle ebedî ve sabit bir vücut verir ki, hiç inhilal ve tagayyüre ve ihtiyarlığa ve inkıraza maruz kalmazlar. Çünkü inkıraza sebebiyet veren tagayyürün esbabı bulunmaz." İzah eder misiniz?