Üçüncü Kelime, Üçüncü Muhal
İçerikler
-
Tabiat Risalesi, Üçüncü Kelime, Üçüncü Muhal'de verilen iki misali açıklar mısınız?
-
"Çendan elsiz ve gözsüz ve çekiçsiz bir defter ve fihriste-i Rabbani..." ifadesinde DNA'dan mı bahsediliyor?
-
"Daire-i mümkinat içinde, kader-i İlâhînin yazar bozar bir levhası hükmünde ve kudret-i İlâhiyenin kavânîn-i icraatına tebeddül ve tagayyür eden bir defteri olabilen ve pek yanlış ve hata olarak tabiat,.." İzah eder misiniz?
-
Tabiat Risalesi'nde; saraya giren adam saray sahibini bulamayınca, ilim sıfatının yansıması olan defteri, SANİ olarak kabul ediyor. Peki, bu kâinat sarayının sahibini bulamayan tabiiyyunlar neye inanıyorlar, onların defteri nedir?
-
Üstad, Tabiat Risalesinde vahşi adamın, ordudaki düzeni iple sağladıklarını, ardından Ayasofya'da cemaatin cuma namazında yine maddî iple bağlı olduklarını zanneder, diyor. İzah eder misiniz?
-
Tabiat Risalesi, Üçüncü Muhal'in ikinci misalinde geçen "manevî ipler" kütle çekim, elektrostatik çekim vb midir?
-
"Sultan-ı Ezel ve Ebedin hadsiz cünudunun muhteşem bir kışlası olan şu âleme ve o Mâbûd-u Ezelînin muntazam bir mescidi olan şu kâinata, mahz-ı vahşet olan inkârlı fikr-i tabiatı taşıyan bir münkir giriyor." İzah eder misiniz?
-
"O Sultan-ı Ezelînin hikmetinden gelen nizâmât-ı kâinatın mânevî kanunlarını birer maddî madde tasavvur ederek ve saltanat-ı rububiyetin kavânîn-i itibariyesi..." İzah eder misiniz?
-
"Kudret-i İlâhiyenin yerine, o ilim ve kelâmdan gelen ve yalnız vücud-u ilmîsi bulunan o kanunları ikame etmek,.." Âdetullah kanunlarının kelam sıfatı ile ilgisi nedir?
-
"Cilve-i kudret-i Rabbâniye olan kuvveti, bir zîkudret ve müstakil bir kadîr telâkki etmek,.." İle "Tabiat, Allah’ın san’atı ve şeriat-ı fıtriyesidir. Nevâmis ise, onun meseleleridir. Kuvâ dahi, o meselelerin hükümleridir." Cümlelerini izah eder misiniz?
-
"Tabiat dedikleri şey, olsa olsa ve hakikat-i hariciye sahibi ise, ancak bir san’at olabilir, sâni olamaz." Özellikle "tabiat hakikat-ı hariciye sahibi olsa" ifadesi birlikte izah eder misiniz?
-
"Kanundur, kudret değildir, kadîr olamaz. Mistardır, masdar olamaz." İzah eder misiniz?
-
"Her şeyin tabiatı, her şey gibi mahlûktur; çünkü sanatlıdır ve yeni oluyor." İzah eder misiniz?
-
"Doğrudan doğruya, müsebbebi sebep ile beraber halk ederek, cilve-i esmâsını ve hikmetini göstermek için, bir tertip ve tanzim ile zâhirî bir sebebiyet, bir mukarenet..." İzah eder misiniz?
-
''Acaba bir saatçi, saatin çarklarını yapsın, sonra saati çarklarla tertip edip tanzim etsin, daha mı kolaydır? Yoksa harika bir makineyi o çarklar içinde yapsın, sonra saatin yapılmasını o makinenin câmid ellerine versin,..'' İzah eder misiniz?
-
''Haydi, farz-ı muhal olarak, tabiata bir matbaa nazarıyla baktık. Fakat bir matbaaya ait olan tanzim ve basmak, yani, muayyen intizamını kalıba sokmaktan başka,.." İzah eder misiniz?
-
"Matbaalık ihtimali ve farzı, bütün bütün manasız bir hurafedir." İle "Tabiat misali bir matbaadır, tabi' değil." Cümlelerindeki matbaa misallerinde zıtlık yok mu?
-
"İşte bu saat ve kitap misalleri gibi, Sâni-i Zülcelâl, Kadîr-i Külli Şey, esbabı halk etmiş, müsebbebâtı da halk ediyor..." cümlesini devamıyla izah eder misiniz?
-
"Ve o tabiatın vücud-u haricîye mazhar olan veçhini, kudretiyle icad etmiş ve eşyayı o tabiat üzerinde halk etmiş, birbirine mezc etmiş." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Bazı cüz’î esbabın ehemmiyetsiz şeylerde icada müdahaleleri ve bir parça medh ü senâ kazanmaları, saltanat-ı rububiyetine ne zarar verir?" Buradaki "esbaba" örnek verir misiniz?
-
"Hâkimiyetin şe'ni, müdahaleyi reddetmektir. Hattâ, en ednâ bir hâkim, bir memur, daire-i hâkimiyetinde oğlunun müdahalesini kabul etmiyor." İzah eder misiniz?
-
"Hâkimiyet-i mutlaka, Rububiyet derecesinde ve âmiriyet-i mutlaka, Ulûhiyet derecesinde ve istiklâliyet-i mutlaka, Ehadiyet derecesinde..." İzah eder misiniz?