Yedinci Söz

İçerikler


  1. Yedinci Söz'ün ana teması nedir, nelerden bahsediyor?

  2. "Şu kâinatın tılsım-ı muğlâkını açan 'Âmentü billâhi ve bi’l-yevmi’l-âhir' ruh-u beşer için saadet kapısı..." İzah eder misiniz?

  3. Kâinatın tılsım-ı muğlâkından kasıt nedir? Tılsım-ı müşkülküşâ ne demektir? Kâinattaki anlaşılmaz olan sırlar ve sorular neler olabilir?

  4. "Amentü billâhi ve bi’l-yevmi’l-âhir” iki rükn-ü imanidir. Bu iki rükne niçin tılsım-ı müşkülküşa deniyor? Sadece bu iki rükün mü saadet kapısını açıyor? Diğer iman esasları niçin nazara verilmiyor?

  5. Allah'a iman, neden diğer iman esaslarından daha önemlidir? Allah’a iman nasıl insanın hayatını anlamlandırır?

  6. "Şükür ile Rezzâkından sual ve dua ne kadar nâfi ve tiryak gibi iki ilâç olduğunu..." Biz şükrü sadece rıza-yı İlahi yani ibadet olduğu için yapmıyor muyuz? Şükür ile bir şey istemek ihlasa engel değil midir? Ya da şükür ile nasıl sual ediyoruz?

  7. Yedinci Söz'de, sual ve dua deniliyor. “Sual” ve “dua” arasında ne gibi bir fark vardır?

  8. Yedinci Söz'de geçen "Hayırhah" Bediüzzaman mıdır?

  9. "Hem sana bir bilet vereceğim. Onunla, uçar gibi, bir senelik bir yolu bir günde kesersin. İşte, eğer inanmıyorsan, bir parça tecrübe et; ta doğru olduğunu anlayasın." Açıklayabilir misiniz?

  10. "Hakikaten bir parça tecrübe etti, doğru olduğunu tasdik etti. Evet, ben, yani şu biçare Said dahi bunu tasdik ederim. Çünkü biraz tecrübe ettim, pek doğru gördüm. " ifadesini açıklar mısınız?

  11. Yedinci Söz'deki temsili şematik olarak gösterip açıklar mısınız?

  12. Yedinci Söz'deki, "Alkış zamanıdır." ifadesini izah eder misiniz?

  13. Üstad "Evet, insan aldanır, ben de öyle bir dessasa aldandım?" diyor. Bunu nasıl anlamalıyız? Burada geçen “dessas” kimdir?

  14. "... Ve o arslan ise eceldir. Ve o darağacı ise ölüm" Burada "ecel" ve "ölüm" farklı mı acaba; biri aslana diğeri darağacına benzetilmiş?..

  15. "O darağacı ise ölüm ve zeval ve firaktır ki, gece-gündüzün dönmesinde her dost veda eder, kaybolur." cümlesini izah eder misiniz?

  16. "İki yaradan biri acz-i beşeri, diğeri fakr-ı insanîdir... İlaçlar ise; şükür ve kanaat ile talep ve dua ile Rezzâk-ı Rahim’in rahmetine itimaddır." İzah eder misiniz?

  17. İnsan mahluk olup nihayeti olduğu halde, Risalelerde acz ve fakr noktasında “nihayetsiz aciz” gibi tabirlerin yer almasının hikmeti nedir?

  18. Aczimizin ve fakrımızın sürekli farkında olmak ve günlük hayatımızda bu duyguyu canlı tutmak için ne yapmalıyız?

  19. "Ve o nefy ve yolculuk ise, âlem-i ervahtan, rahm-ı mâderden, sabâvetten, ihtiyarlıktan, dünyadan, kabirden, berzahtan, haşirden, sırattan geçer bir uzun sefer-i imtihandır." Bu ifadeye göre, imtihan alem-i ervahtan mı başlıyor? Gençlik ve olgunluk yok?

  20. İnsan nereden gelmiştir? Niçin gelmiştir ve nereye gidecektir?

  21. "Onun içindir ki, ölümün hakikatini gören kâmil insanlar ölümü sevmişler, daha ölüm gelmeden ölmek istemişler." cümlesini izah eder misiniz?

  22. "Hem zeval ve firak, memat ve vefat ve darağacı olan mürur-u zaman, o iman tılsımı ile Sâni-i Zülcelâlin taze taze, renk renk, çeşit çeşit mucizât-ı nakşını, …" Devamıyla izah eder misiniz?

  23. "O iki ilaç ise, biri sabır ile tevekküldür." cümlesini açıklar mısınız?

  24. “Emr-i kün feyekün’e malik bir sultana acz tezkeresi ile istinad etme”yi nasıl anlamalıyız?

  25. "Arif-i billahın aczden ve mehafetullahtan lezzet almasını" açar mısınız? Misalde geçen çocuktaki halet, bir refleks ve sevk-i fıtrinin bir tezahürü değil mi?

  26. "Arif-i billah âczden, mehafetullahtan telezzüz eder... Kâmil insanlar âczde ve havfullahta öyle bir lezzet bulmuşlar ki, kendi havl ve kuvvetlerinden şiddetle teberri edip Allah’a âcz ile sığınmışlar; âczi ve havfı kendilerine şefaatçi yapmışlar." İzah?

  27. "Arif-i billah" ne demektir; bunlar arasında makbul olmuş İslamiyet'ten önce yaşamış olanlar (Ashab-ı Kehf veya rahip) var mı? Ruhlarına Fatiha veya Yasin okumak caiz midir?

  28. "Hâlbuki bütün validelerin şefkatleri, ancak bir lem’a-i tecelli-i rahmettir." cümlesini açıklar mısınız?

  29. "Aczde ve havfullahta öyle bir lezzet bulmuşlar ki, kendi havl ve kuvvetlerinden şiddetle teberrî edip Allah’a acz ile sığınmışlar." İzah eder misiniz?

  30. "Diğer ilaç ise, şükür ve kanaat ile talep ve dua ve Rezzak-ı Rahim’in rahmetine itimattır." cümlesini izah eder misiniz?

  31. "Cevvad-i Kerim'in misafirine fakr ve ihtiyaç nasıl elim ve ağır olabilir?" ibaresini ve oradaki "fakr ile fahr etmek" tabirini nasıl anlamalıyız?

  32. "Belki fakr ve ihtiyacı, hoş bir iştiha suretini alır; iştiha gibi, fakrın tezyidine çalışır..." cümlelerini izah eder misiniz?

  33. "Ve o bilet, senet ise, başta namaz olarak, eda-i ferâiz ve terk-i kebâirdir." burayı senetle izah eder misiniz?

  34. "O uzun ve karanlıklı ebedü’l-âbâd yolunda zâd ve zahire, ışık ve burak, ancak Kur’an’ın evâmirini imtisal ve nevâhisinden ictinab ile elde edilebilir. Yoksa fen ve felsefe, sanat ve hikmet, o yolda beş para etmez. Onların ışıkları kabrin kapısı..." İzah?

  35. "Beş vakit namazı kılmak, yedi kebairi terk etmek, ne kadar az ve rahat ve hafiftir." Az olan nedir?

  36. "Kâinat mescid-i kebirinde Kur’ân kâinatı okuyor..." ifadesini açıklar mısınız, nasıl oluyor?

  37. "Kâinatın, mescid-i kebir olması" ne demektir?

  38. "Hidayetiyle amel etmek" ne demektir?

  39. "Evet, söz odur ve ona derler. Hak olup Hak’tan gelip hak diyen ve hakikati gösteren ve nuranî hikmeti neşreden odur." İzah eder misiniz? “Nuranî hikmet” ne demektir?

Yükleniyor...