Lasiyyemalar
İçerikler
-
"Eğer bu zerreler, yaptıkları vazifelerde memur olup Cenab-ı Hakk'ın emir ve iradesine tâbi oldukları kâfirane inkâr edilirse, o zerre herhangi bir bünyeye girse, o bünyenin bütün cihazatını, keyfiyetiyle teşekkülünü bilmesi lâzımdır.." İzah eder misiniz?
-
"Bu itibarla, bir semere şecerenin tamamına, belki o şecerenin nev’ine, belki küre-i arza nâzırdır." İzah eder misiniz?
-
"Her şey için iki suret ve şekil vardır: Biri maddiyedir... Diğeri mâkuledir..." devamıyla izah eder misiniz? Burada geçen "Suret-i vehmiye"den maksat nedir?
-
"Her şeyin suret-i maddiyesinde, kudret-i Rabbânî ustadır, kader mühendistir. Suret-i mâneviyesinde ise, kader mistardır, yani, teşekkülâtın çizgilerini çizer; kudret mastardır, yani o çizgiler üstünde yapılan teşekkülât, kudretten sudur eder." İzahı?
-
"Ehadiyet sikkelerinden ve Samedaniyet hatemlerinden..." Buradaki "Ehadiyet sikkesi" ve "Samedaniyet hatemi" nedir?
-
"Taallûk ettiği şeyler pek karışık olmakla beraber, büyük bir imtiyaz-ı mutlak ve adem-i iltibasla yapılıyor... Mahall-i taallûku gayr-ı mütenahi olmakla beraber, eserlerinde çirkinlik görünmez, ahsen şekilde husule gelir." İzah eder misiniz?
-
"Efrad ve envâ arasında, bu’d-u mutlak ile beraber, tevafuk-u mutlak var." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Ve keza, arzda dağınık bulunan efrad arasındaki uzaklıkla beraber, suretçe, vücutça, teşkilâtça aralarında husule gelen tevafuk, küre-i arz yed-i tasarrufunda, ilminde, hükmünde, hikmetinde bulunan Zât’a mahsustur." İzah eder misiniz?
-
"Sehavet ile kuvve-i iktisadiye arasında ve sürat ile mizanlı olmak arasında ve ucuzlukla kıymetli olmak arasında ve karışık olmakla mümtaz bulunmak arasında tezat vardır." İzah eder misiniz?
-
"Ve keza, rububiyet-i âmme, ubudiyet-i külliye ister. Bu da zülcenaheyn resullerin vahdet-i İlâhiyeyi halka ilân etmeleriyle mümkün olur." ifadesini izah eder misiniz?
-
"Çünkü resûl, ubûdiyetiyle Hâlık’ın hüsnüne âyinedir." İzah eder misiniz; insan ubudiyet ile nasıl ayinedar olabilir?
-
"Yüksek bir hikmet ve adalet sahibi olan bir sultan, saltanatının şanını kusurdan saklamak üzere, kendisine iltica edenleri taltif ve hâkimiyetinin haşmetini göstermek için milletinin hukukunu muhafaza eder." Bu daha çok ahirette mi tahakkuk edecek?
-
"Evet, o Sultan şu küçük menzilde ve meydanda çok şeyleri, içtimâları, iftirakları gösteriyor. Fakat bizzat maksat o şeyler değildir. Ancak âhiretin meydan-ı ekberinde vukua gelecek hallerin, emirlerin nümunelerini göstermektir." İzah eder misiniz?
-
"İade edilmemek üzere zeval, nimeti nikmete, şefkati zahmete, muhabbeti musibete ve lezzeti eleme ve rahmeti zıddına kalb eder." Burayı tafsilatlı olarak açar mısınız?
-
"Sâni-i Âlemin pek yüksek, celalli, izzetli bir haysiyeti vardır ki, ubudiyetle Sânii tazim etmeyenlerin veya istihfaf edenlerin tediplerini, tehir ve imhal etse bile, ihmal etmez." İzah eder misiniz?
-
"Ve keza, bu güzel, müzeyyen, münevver masnuatın Sanii için mücerred manevi bir cemal vardır. Ve Onun, o mahfi hüsün ve cemal için pek çok mehasin ve letâifi vardır ki, kısa akıllarımızla idrak edemeyiz..." İzah eder misiniz?
-
"Cemâl sermedî ve dâim olursa, behemehal onun inceliklerini gösteren ayinelerinin de ebedî ve dâimî olması zarurîdir." Ezelde razı olmak, ebedde razı olmamaya numune teşkil eder mi?
-
"Bu âlemde yardım isteyen bir musibetzedeye kemal-i süratle yardım ediliyor." cümlesini izah eder misiniz? Müslümanlara yapılan nice zulümleri bu noktada nasıl yorumlarsınız?
-
"Hem mevcudat ayinelerinde cemâllerini gösteren bütün esmâ-i kudsiye-i İlâhiyeyle beraber istiyor." İzah eder misiniz?
-
"Bu dünya ebedî kalmak için yaratılmış bir menzil değildir. Ancak Cenab-ı Hakk'ın ebedî ve sermedî olan 'Dâr-üs selâm' menziline davetlisi olan mahlukatın içtimaları için bir han ve bir bekleme salonudur..." İzah eder misiniz?
-
"Bu dünya menzilinde görünen leziz şeyler, lezzet ve zevk için değildir. Çünkü, visallerinin lezzeti, firaklarının elemine mukabil gelmez." ifadesini izah eder misiniz?
-
"Onların suretleri ve misalleri, mânâları, neticeleri alınır; âlem-i bekàda, ehl-i bekà için ebedî manzaraların yapılmasına medar olurlar. Yahut ebedî âlemde Sâni-i Ebedî istediği şekillere sokar. Çünkü, o masnûat, bekà içindir." İzah eder misiniz?
-
"Ve keza, bu âlemde tasarruf eden Sâniin öyle bir kitab-ı mübîni vardır ki, ne küçük ve ne büyük, o kitapta yazılıp hıfz edilmemiş hiçbir şey yoktur..." İzah eder misiniz?
-
"Evet, görüyoruz ki, herhangi muvazzaf bulunan bir şey, vazifesinden terhis edilmekle daire-i vücuttan çıkarsa, Fâtır-ı Hakîm onun çok suretlerini levh-i mahfuzlarda tesbit eder. Ve tarih-i hayatını, tohumunda ve neticesinde nakşeder.." İzah eder misiniz?
-
"İnsan Cenâb-ı Hakkın rububiyetine ait şuûnat ve ahvâline şahittir." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Evet, geçmiş zamanda vukua gelmiş olan mu’cizat-ı kudret, Sâniin bütün imkânat-ı istikbaliyeye kadir olduğuna kati şahit ve burhanlardır." İzah eder misiniz?
-
"Maahaza, zahirden hakikate geçen ervah-ı neyyire ashabı ve kulûb-u münevvere aktabı ve ukul-ü nuraniye erbabı ve kurb-u huzur-u İlâhîde dahil olanlar,.." İzah eder misiniz?
-
"Cenâb-ı Hakkın şu tasarrufatından ve şuûnatından anlaşıldı ki, arz meydanında yapılan nebatî haşirler ve neşirler ve sair içtimâ ve iftiraklar maksud-u bizzat değildir..." İzah eder misiniz?
-
"Haşrin muktezası, kâinatın tedbiriyle alakadar her isimdir." diye ifade ediliyor. Peki, Allah'ın kâinata hiç taalluk etmeyen isimleri var mıdır?